Göğsünüz sıkışıyor. Kalbiniz deli gibi çarpıyor. Ter içinde kaldınız. “Acaba kalbimde bir sorun mu var?” diye düşünmeye başlamıştınız ki sol kolunuzdaki uyuşma ve ağrıyı da fark ettiniz.
Hayır, sandığınız gibi değil: kalp krizi geçirmiyorsunuz.
Başınız dönüyor. Ağzınızın çevresi, başınız, kollarınız hatta tüm bedeniniz uyuşuyor, karıncalanıyor. Düştünüz düşeceksiniz, ayakta durmakta zorlanıyorsunuz.
Düşündüğünüz gibi felç geçirmek ya da bayılmak üzere değilsiniz.
Yoğun bir sıkıntı yaşıyorsunuz, vücudunuzda kontrol edemediğiniz şeyler oluyor. Birden etraf tuhaf gelmeye başladı. Kendinizi çevrenizden kopmuş ya da yabancılaşmış hissetmeye başladınız. Kontrolünüzü kaybetmekten ya da çılgınca bir şey yapmaktan korkuyorsunuz.
Ama hayır, korktuğunuz gibi aklınızı yitirmiyorsunuz.
Göğsünüz sıkıştı, nefes almakta zorlanıyorsunuz, ter içinde kaldınız. Az kaldı boğulacak olduğunuza yemin edebilirsiniz.
Ve yine yanıldınız, nefessiz kalarak ölmüyorsunuz.
Ne kadar korksanız da, bir felaket olacağını bekleseniz de bunların hepsi sadece bir yanlış alarm olan panik atağından başka bir şey değil. Panik atakları, her on kişiden birinin ömründe bir ya da bir kaç kez yaşadığı, hiç bir tehlikesi olmayan yoğun endişe ataklarıdır.
Atakların çoğunda kişinin belirleyebileceği bir etken olmayabilir. Kişi bu belirtilerine neden olan bir tıbbi hastalığın varlığından sıklıkla endişe eder, sık sık acil servislere ya da uzman hekimlere baş vurur.
Panik atağı bir hastalık değil, çok endişe içinde olan bir kişinin yaşadığı belirtiler kümesidir. Panik atakları sık sık tekrarlıyorsa, ataklar seyrek olsa da kişi tekrar bu belirtileri yaşamaktan korkuyorsa ve ataklar veya korku kişinin hayatını etkiliyorsa bu durum “panik bozukluğu” olarak adlandırılır.
Panik bozukluğu en sık görülen psikiyatrik rahatsızlıklardandır. Düzenli tedavi ve doğru bilgilendirme ile başarılı şekilde tedavi edilebilir. Tedavi edilmediğinde kişinin hayat kalitesini ileri derecede bozabileceği, iş, okul, sosyal hayat ve kişiler arası ilişkilerini ciddi şekilde etkileyebileceği bilinmelidir.